İngilizce Dersi:

Memrise'da
Pen Museum ile İngilizce öğrenin!

Memrise'ın anadili İngilizce olan kişilerin yer aldığı '"Birmingham'daki kalem müzesi"videosundan İngilizce kelime öğren
Memrise'ın anadili İngilizce olan kişilerin yer aldığı '"Birmingham'daki kalem müzesi"videosundan İngilizce kelime öğren
Öğrenilecek 112 kelime/ifade
welcome!
hoşgeldiniz!
a museum
müze
Birmingham
Birmingham
a pen
tükenmez kalem
a business
firma; iş
a fact
gerçek
to make up
barışmak
seventy
yetmiş; 70
a world
dünya
to bring
getirmek
the mass
kütle
the height
yükseklik
trade
ticaret
local
yerel
a woman
kadın
a girl
kız
mutual
karşılıklı; müşterek
to paint
boyamak; yağlı boya resim yapmak
at home
evde
a mum
anne
a dad
baba
to work
çalışmak; işe yaramak
a day
gün
since
-den beri
a way
yol; bakım; yöntem
one thousand
1.000
still
hâlâ; durgun
the makeup
makyaj
nearly
neredeyse
eighty
seksen; 80
around
etrafında; yaklaşık; civarı
more
biraz daha; daha
a half
yarı; yarım
writing
yazı; yazma
to help
yardım etmek
something
bir şey (olumlu)
to read
okumak
a job
same
aynı
every
her
a punch
bir yumruk
a bank
banka
to mean
demek istemek; bir şey anlamına gelmek
a rib
kaburga
a piece
parça
to fly
uçmak
the press
basın; baskı
a shape
bir şekil
to do
yapmak
a year
yıl
now
şimdi
among
arasında; içinde
nineteen
on dokuz; 19
soon
birazdan; yakında
to get
almak; olmak; anlamak
to hang
asmak
to need
ihtiyacı olmak
to want
istemek
yourself
kendin
to hurt
acımak; acıtmak; incitmek
to call
yardım istemek; çağırmak
because
çünkü
to pay
ödemek
a point
anlam; sayı; nokta
twenty
yirmi; 20
fifty
elli; 50
twelve
on iki; 12
money
para
to sit
oturmak
bright
parlak; zeki
a room
oda
a benefit
fayda; çıkar
small
küçük
detailed
ayrıntılı
able
yapabilmek
to see
görmek; anlamak; görünmek
a mistake
hata
a cost
bedel
ruling
hüküm
to steal
çalmak
food
yiyecek
broken
kırık; bozuk
red
kırmızı
large
büyük; geniş
time
zaman; saat
to pass
geçmek; sınıfı geçmek; (bir şeyi) uzatmak; onaylamak
a week
hafta
a mate
bir arkadaş
outside
dışarıya
be quiet
sessiz ol
to talk
konuşmak; anlatmak
a load
bir yük; bir kargo
to interrupt
sözünü kesmek; bölmek; ara vermek
a little bit
birazcık
hard
zor
a part
kısım; bölüm
to live
yaşamak; (bir şehirde) oturmak
better
daha iyi
back
arka; geri
to concentrate
konsantre olmak
to drop
düşürmek; bırakmak
a floor
zemin; kat
fine
para cezası; ince; iyi
active
aktif
a family
aile
to write
yazmak
dry
kuru
to use
kullanmak
the rest
geri kalan
a trial
deneme; duruşma
an event
olay; etkinlik
a look
bakış; görünüş
Öğrenilecek 112 kelime/ifade
welcome!
hoşgeldiniz!
a museum
müze
Birmingham
Birmingham
a pen
tükenmez kalem
a business
firma; iş
a fact
gerçek
to make up
barışmak
seventy
yetmiş; 70
a world
dünya
to bring
getirmek
the mass
kütle
the height
yükseklik
trade
ticaret
local
yerel
a woman
kadın
a girl
kız
mutual
karşılıklı; müşterek
to paint
boyamak; yağlı boya resim yapmak
at home
evde
a mum
anne
a dad
baba
to work
çalışmak; işe yaramak
a day
gün
since
-den beri
a way
yol; bakım; yöntem
one thousand
1.000
still
hâlâ; durgun
the makeup
makyaj
nearly
neredeyse
eighty
seksen; 80
around
etrafında; yaklaşık; civarı
more
biraz daha; daha
a half
yarı; yarım
writing
yazı; yazma
to help
yardım etmek
something
bir şey (olumlu)
to read
okumak
a job
same
aynı
every
her
a punch
bir yumruk
a bank
banka
to mean
demek istemek; bir şey anlamına gelmek
a rib
kaburga
a piece
parça
to fly
uçmak
the press
basın; baskı
a shape
bir şekil
to do
yapmak
a year
yıl
now
şimdi
among
arasında; içinde
nineteen
on dokuz; 19
soon
birazdan; yakında
to get
almak; olmak; anlamak
to hang
asmak
to need
ihtiyacı olmak
to want
istemek
yourself
kendin
to hurt
acımak; acıtmak; incitmek
to call
yardım istemek; çağırmak
because
çünkü
to pay
ödemek
a point
anlam; sayı; nokta
twenty
yirmi; 20
fifty
elli; 50
twelve
on iki; 12
money
para
to sit
oturmak
bright
parlak; zeki
a room
oda
a benefit
fayda; çıkar
small
küçük
detailed
ayrıntılı
able
yapabilmek
to see
görmek; anlamak; görünmek
a mistake
hata
a cost
bedel
ruling
hüküm
to steal
çalmak
food
yiyecek
broken
kırık; bozuk
red
kırmızı
large
büyük; geniş
time
zaman; saat
to pass
geçmek; sınıfı geçmek; (bir şeyi) uzatmak; onaylamak
a week
hafta
a mate
bir arkadaş
outside
dışarıya
be quiet
sessiz ol
to talk
konuşmak; anlatmak
a load
bir yük; bir kargo
to interrupt
sözünü kesmek; bölmek; ara vermek
a little bit
birazcık
hard
zor
a part
kısım; bölüm
to live
yaşamak; (bir şehirde) oturmak
better
daha iyi
back
arka; geri
to concentrate
konsantre olmak
to drop
düşürmek; bırakmak
a floor
zemin; kat
fine
para cezası; ince; iyi
active
aktif
a family
aile
to write
yazmak
dry
kuru
to use
kullanmak
the rest
geri kalan
a trial
deneme; duruşma
an event
olay; etkinlik
a look
bakış; görünüş
Beğendiğin YouTube içeriğinden ilham alan derslerle İngilizce öğren
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İngilizceni daha hızlı geliştir
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise derslerine dönüştürüldü
Beğendiğin YouTube içeriğinden ilham alan derslerle İngilizce öğren
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İngilizceni daha hızlı geliştir
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise, YouTube, TikTok ve diğer kaynaklardan binlerce yerli konuşmacı videosunu temel alan yoğunlaştırıcı dil dersleri oluşturur! İlgi alanların ve tutkuların ne olursa olsun, senin için bir dersimiz var. Teknolojimiz, bu videolardan temel kelimeleri çıkarır ve İngilizce becerilerini geliştirmene yardımcı olmak için benzersiz dil dersleri halinde paketler.