İngilizce Dersi:

Memrise'da
Russell Howard ile İngilizce öğrenin!

Memrise'ın anadili İngilizce olan kişilerin yer aldığı '"Ponilerle terapi"videosundan İngilizce kelime öğren
Memrise'ın anadili İngilizce olan kişilerin yer aldığı '"Ponilerle terapi"videosundan İngilizce kelime öğren
Öğrenilecek 118 kelime/ifade
to check
kontrol etmek
amazing
şaşırtıcı; inanılmaz
a couple
çift; beraberlik
to use
kullanmak
the joy
neşe; sevinç
people
insanlar
to live
yaşamak; (bir şehirde) oturmak
a husband
koca; eş
to start
başlamak
the therapy
terapi
only
sadece; tek
to take
getirmek; almak; kabul etmek
a minister
bakan
a body
vücut
to care
önemsemek; ilgilenmek
a hospital
hastane
a day
gün
a little
biraz
a break
mola
love
aşk
first
birinci; 1.
a pet
evcil hayvan
to meet
buluşmak; tanışmak; görüşmek
a house
ev
a street
sokak
excited
heyecanlı
to see
görmek; anlamak; görünmek
a thought
düşünce
quite
oldukça
nice
hoş; güzel
actually
aslında
to come
gelmek
fifteen
on beş; 15
to vary
değişmek
a personality
kişilik; karakter
the cooperation
işbirliği
to want
istemek
today
bugün
to get
almak; olmak; anlamak
more
biraz daha; daha
soft
yumuşak
because
çünkü
a kiss
öpücük
to wrap
sarmak; paketlemek
around
etrafında; yaklaşık; civarı
to enjoy
sevmek; keyif almak; faydalanmak
when
ne zaman; -dığında; -ken
a boy
erkek çocuk
a van
van
boots
çizme
to pour
dökmek
to slip
kaymak
generally
çoğunlukla; genellikle
to go
gitmek; çıkmak
usually
genellikle
to sit
oturmak
a chair
sandalye; kürsü
a point
anlam; sayı; nokta
everybody
herkes
individual
bireysel
special
özel
time
zaman; saat
something
bir şey (olumlu)
really?!
gerçekten mi?!
quiet
sessiz
a minute
dakika
for them
onlar için
to acknowledge
kabul etmek; benimsemek
even
hatta; eşit
in front of ...
önünde...
third
üçüncü; 3.
deaf
sağır
a bean
bir fasulye
western
batıya ait
a lift
bir asansör
whole
tüm
just
ibaret; adil; sadece
to happen
olmak; meydana gelmek
a mum
anne
a dad
baba
both
her ikisi de
a relationship
ilişki; alaka
back
arka; geri
to grow
büyümek; yetişmek
to become
olmak; dönüşmek
this is my mum
bu annem
essentially
esasen; aslında
few
birkaç
a thing
şey
to allow
izin vermek
a moment
dakika
a family
aile
a year
yıl
favourite
en sevilen
to do
yapmak
a wheelchair
tekerlekli sandalye
to walk
yürümek; -e girmek
a corridor
koridor
certain
kesin
a room
oda
fast
hızlı
ill
hasta; kötü
a season
sezon; mevsim
other
diğer; diğeri
a problem
sorun
life
hayat; yaşam
I'm happy
mutluyum
probably
büyük olasılıkla
the best one
en iyi olan
a job
a world
dünya
good
iyi
to hear
duymak; dinlemek; haber almak
simply
tek kelimeyle
over
üzerinden
to forget
unutmak
a daughter
kız çocuk
a member
üye
Öğrenilecek 118 kelime/ifade
to check
kontrol etmek
amazing
şaşırtıcı; inanılmaz
a couple
çift; beraberlik
to use
kullanmak
the joy
neşe; sevinç
people
insanlar
to live
yaşamak; (bir şehirde) oturmak
a husband
koca; eş
to start
başlamak
the therapy
terapi
only
sadece; tek
to take
getirmek; almak; kabul etmek
a minister
bakan
a body
vücut
to care
önemsemek; ilgilenmek
a hospital
hastane
a day
gün
a little
biraz
a break
mola
love
aşk
first
birinci; 1.
a pet
evcil hayvan
to meet
buluşmak; tanışmak; görüşmek
a house
ev
a street
sokak
excited
heyecanlı
to see
görmek; anlamak; görünmek
a thought
düşünce
quite
oldukça
nice
hoş; güzel
actually
aslında
to come
gelmek
fifteen
on beş; 15
to vary
değişmek
a personality
kişilik; karakter
the cooperation
işbirliği
to want
istemek
today
bugün
to get
almak; olmak; anlamak
more
biraz daha; daha
soft
yumuşak
because
çünkü
a kiss
öpücük
to wrap
sarmak; paketlemek
around
etrafında; yaklaşık; civarı
to enjoy
sevmek; keyif almak; faydalanmak
when
ne zaman; -dığında; -ken
a boy
erkek çocuk
a van
van
boots
çizme
to pour
dökmek
to slip
kaymak
generally
çoğunlukla; genellikle
to go
gitmek; çıkmak
usually
genellikle
to sit
oturmak
a chair
sandalye; kürsü
a point
anlam; sayı; nokta
everybody
herkes
individual
bireysel
special
özel
time
zaman; saat
something
bir şey (olumlu)
really?!
gerçekten mi?!
quiet
sessiz
a minute
dakika
for them
onlar için
to acknowledge
kabul etmek; benimsemek
even
hatta; eşit
in front of ...
önünde...
third
üçüncü; 3.
deaf
sağır
a bean
bir fasulye
western
batıya ait
a lift
bir asansör
whole
tüm
just
ibaret; adil; sadece
to happen
olmak; meydana gelmek
a mum
anne
a dad
baba
both
her ikisi de
a relationship
ilişki; alaka
back
arka; geri
to grow
büyümek; yetişmek
to become
olmak; dönüşmek
this is my mum
bu annem
essentially
esasen; aslında
few
birkaç
a thing
şey
to allow
izin vermek
a moment
dakika
a family
aile
a year
yıl
favourite
en sevilen
to do
yapmak
a wheelchair
tekerlekli sandalye
to walk
yürümek; -e girmek
a corridor
koridor
certain
kesin
a room
oda
fast
hızlı
ill
hasta; kötü
a season
sezon; mevsim
other
diğer; diğeri
a problem
sorun
life
hayat; yaşam
I'm happy
mutluyum
probably
büyük olasılıkla
the best one
en iyi olan
a job
a world
dünya
good
iyi
to hear
duymak; dinlemek; haber almak
simply
tek kelimeyle
over
üzerinden
to forget
unutmak
a daughter
kız çocuk
a member
üye
Beğendiğin YouTube içeriğinden ilham alan derslerle İngilizce öğren
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İngilizceni daha hızlı geliştir
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise derslerine dönüştürüldü
Beğendiğin YouTube içeriğinden ilham alan derslerle İngilizce öğren
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İngilizceni daha hızlı geliştir
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise, YouTube, TikTok ve diğer kaynaklardan binlerce yerli konuşmacı videosunu temel alan yoğunlaştırıcı dil dersleri oluşturur! İlgi alanların ve tutkuların ne olursa olsun, senin için bir dersimiz var. Teknolojimiz, bu videolardan temel kelimeleri çıkarır ve İngilizce becerilerini geliştirmene yardımcı olmak için benzersiz dil dersleri halinde paketler.