İngilizce Dersi:

Memrise'da
NestléUKI ile İngilizce öğrenin!

Memrise'ın anadili İngilizce olan kişilerin yer aldığı '"Mülakat İçin Tavsiyeler"videosundan İngilizce kelime öğren
Memrise'ın anadili İngilizce olan kişilerin yer aldığı '"Mülakat İçin Tavsiyeler"videosundan İngilizce kelime öğren
Öğrenilecek 118 kelime/ifade
a thing
şey
really?!
gerçekten mi?!
good
iyi
an interview
röportaj; mülakat
to include
içermek; dahil etmek
to do
yapmak
research
araştırma
a company
şirket
to see
görmek; anlamak; görünmek
to organise
organize etmek
also
de; da (hem de)
to find
bulmak
to find out
öğrenmek; ortaya çıkarmak
kind
nazik; tür
to want
istemek
to work
çalışmak; işe yaramak
a look
bakış; görünüş
to look for
aramak
recent
son; yakında olan
a business
firma; iş
to try
denemek
to eat
yemek
a name
ad; isim
a manager
menajer
even
hatta; eşit
same
aynı
once
bir kere
time
zaman; saat
common
yaygın; ortak
the ground
yer; temel
first
birinci; 1.
to sound
ses çıkarmak
because
çünkü
to get
almak; olmak; anlamak
a job
someone
birisi; biri
right
doğru; haklı; sağ (yön)
for you
senin için
breakfast
kahvaltı
a little bit
birazcık
a little
biraz
nothing
hiçbir şey
worse
daha kötü
to go
gitmek; çıkmak
around
etrafında; yaklaşık; civarı
again
tekrar
sure
emin; tabi
to prepare
hazırlamak
to stop
durmak
to think
düşünmek
scary
korkunç
just
ibaret; adil; sadece
human
insan
to remember
hatırlamak
a person
insan; kişi
wonderful
harika; güzel
never
hiç; asla; hiçbir zaman
late
geç; merhum
dry
kuru
a room
oda
a direction
yön; talimat
to assume
sanmak
sometimes
bazen
gone
gitmiş; yok olmuş
a process
süreç
a second
saniye
third
üçüncü; 3.
fourth
dördüncü; 4.
to put
koymak
a level
seviye; düzey
effort
emek; çaba
to require
gerektirmek
to talk
konuşmak; anlatmak
negative
olumsuz; negatif
current
mevcut
particularly
özellikle
a challenge
zorlu görev; meydan okuma
a reason
sebep
why?
neden?
able
yapabilmek
other
diğer; diğeri
always
her zaman; hep
to take
getirmek; almak; kabul etmek
positive
olumlu; pozitif
a strategy
strateji
to suppose
varsaymak; farz etmek
nervous
kaygılı; endişeli
to answer
cevaplamak
a question
soru
definitely
kesinlikle
to say
söylemek; demek
to feel
hissetmek; dokunmak
I'm sorry
üzgünüm; özür dilerim
sorry?
Efendim?
to come
gelmek
hope
umut
to speak
konuşmak; (dil) bilmek
with you
seninle
completely
tamamen
I could
-ebildim; -ebilirim
better
daha iyi
to ask
sormak
honest
dürüst
to show
göstermek
actually
aslında
everything
her şey
to deal
(kartları) dağıtmak; iş yapmak
to recover
iyileşmek
under
altında
under pressure
baskı altında
pressure
basınç
afraid
korkmuş
to expect
beklemek; ummak
to finish
bitirmek
a product
ürün
interested
ilgili
something
bir şey (olumlu)
to judge
yargılamak
Öğrenilecek 118 kelime/ifade
a thing
şey
really?!
gerçekten mi?!
good
iyi
an interview
röportaj; mülakat
to include
içermek; dahil etmek
to do
yapmak
research
araştırma
a company
şirket
to see
görmek; anlamak; görünmek
to organise
organize etmek
also
de; da (hem de)
to find
bulmak
to find out
öğrenmek; ortaya çıkarmak
kind
nazik; tür
to want
istemek
to work
çalışmak; işe yaramak
a look
bakış; görünüş
to look for
aramak
recent
son; yakında olan
a business
firma; iş
to try
denemek
to eat
yemek
a name
ad; isim
a manager
menajer
even
hatta; eşit
same
aynı
once
bir kere
time
zaman; saat
common
yaygın; ortak
the ground
yer; temel
first
birinci; 1.
to sound
ses çıkarmak
because
çünkü
to get
almak; olmak; anlamak
a job
someone
birisi; biri
right
doğru; haklı; sağ (yön)
for you
senin için
breakfast
kahvaltı
a little bit
birazcık
a little
biraz
nothing
hiçbir şey
worse
daha kötü
to go
gitmek; çıkmak
around
etrafında; yaklaşık; civarı
again
tekrar
sure
emin; tabi
to prepare
hazırlamak
to stop
durmak
to think
düşünmek
scary
korkunç
just
ibaret; adil; sadece
human
insan
to remember
hatırlamak
a person
insan; kişi
wonderful
harika; güzel
never
hiç; asla; hiçbir zaman
late
geç; merhum
dry
kuru
a room
oda
a direction
yön; talimat
to assume
sanmak
sometimes
bazen
gone
gitmiş; yok olmuş
a process
süreç
a second
saniye
third
üçüncü; 3.
fourth
dördüncü; 4.
to put
koymak
a level
seviye; düzey
effort
emek; çaba
to require
gerektirmek
to talk
konuşmak; anlatmak
negative
olumsuz; negatif
current
mevcut
particularly
özellikle
a challenge
zorlu görev; meydan okuma
a reason
sebep
why?
neden?
able
yapabilmek
other
diğer; diğeri
always
her zaman; hep
to take
getirmek; almak; kabul etmek
positive
olumlu; pozitif
a strategy
strateji
to suppose
varsaymak; farz etmek
nervous
kaygılı; endişeli
to answer
cevaplamak
a question
soru
definitely
kesinlikle
to say
söylemek; demek
to feel
hissetmek; dokunmak
I'm sorry
üzgünüm; özür dilerim
sorry?
Efendim?
to come
gelmek
hope
umut
to speak
konuşmak; (dil) bilmek
with you
seninle
completely
tamamen
I could
-ebildim; -ebilirim
better
daha iyi
to ask
sormak
honest
dürüst
to show
göstermek
actually
aslında
everything
her şey
to deal
(kartları) dağıtmak; iş yapmak
to recover
iyileşmek
under
altında
under pressure
baskı altında
pressure
basınç
afraid
korkmuş
to expect
beklemek; ummak
to finish
bitirmek
a product
ürün
interested
ilgili
something
bir şey (olumlu)
to judge
yargılamak
Beğendiğin YouTube içeriğinden ilham alan derslerle İngilizce öğren
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İngilizceni daha hızlı geliştir
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise derslerine dönüştürüldü
Beğendiğin YouTube içeriğinden ilham alan derslerle İngilizce öğren
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İlgilendiğin konuların İngilizce videoları
İngilizceni daha hızlı geliştir
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise derslerine dönüştürüldü
Memrise, YouTube, TikTok ve diğer kaynaklardan binlerce yerli konuşmacı videosunu temel alan yoğunlaştırıcı dil dersleri oluşturur! İlgi alanların ve tutkuların ne olursa olsun, senin için bir dersimiz var. Teknolojimiz, bu videolardan temel kelimeleri çıkarır ve İngilizce becerilerini geliştirmene yardımcı olmak için benzersiz dil dersleri halinde paketler.